15 Kasım 2010 Pazartesi

Four Seasons- Spring

Her şey içimizde bir şeylerin tezahürü..Değil mi ?..Bazen biraz zor oluyor kabullenmek, özellikle şaşırtıcı, tuhaf bir şey olduğunda.
Mesela bir kaç gün önce, ortaya çıktı ki, inanılmaz bir şekilde, çok güvendiğim bir arkadaşım, bir şekilde güvenimi fena suistimal etmiş.
Nasıl olduğunun kanlı ayrıntılarına girmek istemiyorum, fakat bizim yaş grubumuz için oldukça ''çocukça'' kalan bir şekilde, hem de kendi çıkarı için bile değil. Bir başkasının onayını almak, takdirini görmek için.

Öyle bir şekilde ortaya çıktı ki, bir kez daha anladım, yalancının mumu yatsıya kadar; herkes kendi kazdığı kuyuya düşüyor. Bu durum neyi görmemi sağladı?
Bir; eskisi gibi deli sinirli değilim.Kendimi kontrol edebiliyorum. İki; ama hala üzülebiliyorum.

Bir yanım hala, kendini battaniyelerin yumuşacık sıcaklığının altına gömmeyi, orada tortop olmayı, kendine sarılıp diğer her şeyi dışarda bırakarak öylece hiç bir şey düşünmeden iyileşmeyi seviyor.
Bir yanım '' olan her şey aslında kendi içinde dönüp duruyor, bir şeyleri ters yapmasan ters tezahür görmezdin '' derken, telefonda sesini duyduğum çocukluk arkadaşımın '' bu da mı senin suçun yani Işıl, hayat bu oluyor böyle şeyler, işi gücü olmayan insanlar, senin benim gibilerle uğraşıyor '' diyen yorumuna inanıvermek istiyor.

Hem de aylık periyodum, asla şaşmayan, 10 gün gecikmişken.Şişkinlik ve hormonların verdiği iç sıkıntısı tavan yapmışken.Bunları düşünüyorum.
Rüyalarımda sürekli bir temizlik hali var, klasiktir, ne zaman bir şeyleri salsam, rüyamda havuzlar, denizler, hamamlar görürüm.
Günlerdir, her gece, duvarlar siliniyor, yerlerden çamurlar kazınıyor, masmavi sularda yıkanıyorum, hamamlar, saunalar.
Bir kez niyetlendin mi eski, işlevini yerine getiremeyen, seni yeniden uzak tutan, her şeyi temizlemeye, bu temizlik her yandan çalışıyor.
Biyolojik beden, bedenin döngüleri, yeme içme alışkanlıklarımız, işte her şey.

Kolayı, kolayı, kolayı seçiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder