17 Ekim 2012 Çarşamba

Bin Nasihat

Benim doğam, bilen bilir; mutlu olmak üzerine kurulu.
Yani, yaradılışım öyle, sabah kalkıp güneşi, yağmuru, karı, neyse o an doğada olan, gördüğümde; mutlu oluyorum.
Çok eski bir dostum bir gün demişti ki bana ; ''seni niye çok seviyorum biliyor musun, sabah uyanıp pencereden bakıp mutlu oldugun için, kahvaltıda tarla domatesi yediğin zaman sevindiğin için, bir bardak çaya   
oh ne güzelmiş diye coştuğun için ''
Henüz 22 yaşında falandık.
Ben, bilinçle hiç farketmemiştim eğilimimin bu oldugunu.
Neşeliyimdir, gerçekten ama gerçekten çimenlerin yeşili, yaprakların sarısı, yağan karın güzelliği, içtiğim kahvenin tadı, temiz çarşaflar, suyun içinden giden balıklar, yosunlardan sonra beliren kum, denizden yansıyan ay ışığı falan beni mutlu ediyor. İstemsizce yani.

Fakat Pollyanna'dan bayilik almış değilim, benim de enerjim düşüyor ben de bazen tad alamaz oluyorum - travmatik bir olay atlatırken- 
Ki bir krizin göbeğinde ''çıtıçıt çıtıçıt çaya oynamaya devam etmek pek sağlıklı olmaz sanırım :)

Düz mantık bana der ki : '' mutsuzsan orada durmayacaksın, içinden gelmiyorsa ağzını açmayacaksın, akmıyorsa yazmayacaksın, dokunuyorsa yemeyeceksin ''

 Yine hem düz mantık, hem enerjinin doğası bana öğretmiştir ki; '' Bir şey ters gidiyorsa ısrar etmeyeceksin, bir mekana her gittiğinde tartışma çıkıyorsa oraya gitmeyivereceksin, bir meclisin sohbeti  seni sıkıyorsa dahil olmayacaksın, yanında karnına kramplar giren bir sevgiliyle, ne kadar sevsen de, yola devam etmeyeceksin ''

Bir süre önce biraz direndim. Akıntıya karşı kürek çektim. İçimin ''yapma '' dediği ne varsa yaptım.
Canımın istemediği şeylerde '' mecbur  olduğum '' illuzyonuna kapılarak  ısrar ettim.
Ve melankoli. :)

Yaşam enerjim oluk oluk sağa sola saçıldı, gücümü dışarıya, başkalarına verdim, kendimi merkezimde, dengemde, normal doğamda tutamadım.

Sorunu farkettiysen, çözüm kolay. Çözüm gelir bir yerden. Çokça düşünerek, kafa patlatarak bulamadığın çözüm, '' tamam sorun budur '' dedikten ve '' ee ne yapalım durum bu '' dedikten sonra , yani enerjiyi sıkıştığı yerden serbest bıraktından sonra geliverir. Bazen en ummadığın yerden, en ummadığın şekilde.

Her şey ve herkes aslına rücu eder.
Ben de aslıma rücu ettiğim için çok müteşekkirim Yaradana, varoluşa, tüm ihtişamıyla doğanın tüm ifadelerine, en çok kendime. 

Tuttuğum ipleri bir bırakınca, meğer hayat ırmağı beni ne güzel bir yere taşımaya çalışıyormuş onu gördüm.

Bin şükür, bin nasihat almaktan iyi oldu olan her şey :)